YENİDEN HİKAYELER

Adım atmaktan bahsedip dönmek için adım atamadım. Tutamayacağım sözleri vermemek, bahsi geçince değiştirmek gibi huylarım olduğundan da bu konuda ne kendime ne de sizlere söz verdim. Fakat ne zaman anlatacak şeyler çıksa meydana limanlarımdan birinin burası olduğunun hep bilincindeydim.

Hüsnü Arkan dinler yahut sever misiniz bilmem ama ben çok severim. Yeniden başlama üzerine bir şarkısı karşıma çıkınca da birtakım adımlar atma düşüncesine takılı kaldım. Ki şarkıdan bağımsız bir şekilde hayatımın şu evresinde yeni adımlar atma konusunda planlara sahiptim. Geçmiş zaman eki kullanıyor olmam planıma dair kararlılığımın, heyecanımın ve belki de cesaretimin gün geçtikçe azalıyor bir başka deyişle kırılıyor olması olabilir. Henüz vazgeçme niyetinde olmasam dahi yapmaya da pek niyetim yok gibi. 

Hikayeleri hep sevmişimdir. Okumayı, dinlemeyi, izlemeyi, kurmayı, anlatmayı ve hatta onlara bağlanmayı da... Hal böyle olunca hayatımdaki her şeyi hikayeleştirme potansiyelini elimde bulunduruyor ve de bunu sıklıkla yapıyorum. Yine bağlandığım bir hikayenin uzunluğu ve bilinmezliği beni yormuş olacak ki hikayeden bazı gizleri kaldırma, olabilirse de bir sona bağlama ihtiyacı hissettim.

 Hayatımın çok da eski olmayan ve blogta biraz gezinseniz tahmin edebileceğiniz bir döneminde benzer ihtiyaçlar ve kararlar içerisinde idim. O zamandan bu zamana ne kadar değişmiş olabileceğimi kestiremiyor olsam da daha bilinçli ve de daha etraflı düşünebilen bir halde olduğumu kolayca söyleyebilirim. Söylenen sözler, yapılan ve ders çıkarılan hatalar, temsil edilen değerler üzerinde düşündüğüm ve de düşünmekte olacağım şeyler. İş böyle olunca aslında epey eski olan fakat bir sonuca bağlanmadığından yeniliğini koruyan hikayem üzerinde alacağım kararların daha sağlam, daha yapıcı olmasını istiyorum sanırım. Yapıcı olması mutlu sonla bitmesi değil hayırlı olan şekliyle bitmesi elbette. Lakin kararımın sağlam olmasını ve en uygun zamanda olmasını beklemek hikayemin daha da uzamasını engelleyemiyor ve yıllar nasıl oluyorsa su gibi akıp geçiyor. 

'Keşke'lerin fayda etmediği bir dünyada hatalara çokça yer var. Düşe kalka büyüdüğümüz ve de öğrendiğimiz ise diğer gerçeklerden. Düşeceğimin belli olduğu hikayede düşmekten korkuyorum sanıyorum ki. Kaldıracak birini aradığımdan değil ama yeniden tutunmaya yüzüm ve gücüm kalır mı bilmediğimden belki. 

Ne yaparım ne yapmam belli olmaz. Adımlar da atılır, yollardan da dönülür. Dünya halinde hesaplar çarşıya pek uymaz. Hem mühim olan hesapların uyması değil, yolların uyması. 

Rabbim yolumuzu gösteren, şerlerden hayırlar çıkaran, bilinmezleri bilen ve de bildirendir.

 Yolumuz da sonumuz da hayır olsun...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

NUR - Malezya dizisi

İDEALLEŞTİREMEDİKLERİMİZDEN MİSİNİZ?

ŞÜKÜR